UFAŞ A.Ş.

UFAŞ A.Ş. Yılları

Demir ticaretinden iyi para kazanıyor olmasına rağmen her geçen gün bu mesleğin onu tatmin etmediğin biraz daha fark etmeye başladı. Bunun üzerine askerliği sırasında Ankara’da aynı evi paylaştığı Cin Kapancı ve Berktan Alphan’ın kurdukları Atölye Reklam ile belirli bir kar paylaşımı sistemi üzerinden bir anlaşma yaptı ve işyerini kapatarak Atölye Reklam’ın Dedeman Han’daki işyerine geçti.

Aynı günlerde bir tanıdığı Ufaş Fuarcılık ve Moda Gösterileri A.Ş. adında bir şirket açmıştı. Askerlik sonrasında evlendiği Bilge Tuğsuz (Kayakıran) da bu şirketin Moda Gösterileri Bölümü’nün başına geçmişti.

UFAŞ “podyum, stand malzemeleri, ses-ışık-müzik, bayrak direkleri, tribünler” de dahil olmak üzere bir fuar ya da moda gösterisi için gerekli olacak tüm teknik ekipmanı bünyesinde bulunduran bir şirketti. Daha sonra STARAS adı ile ülkenin en büyük ses-ışık-müzik ve stand firması olarak tanınacak fşrmanın kurucuları da o günlerde UFAŞ’ın elemanları arasındaydı.

Olcayto Ahmet Tuğsuz ve Ahmet San

Kadınca Fuarı

Açılışı dönemin İstanbul Valisi Nevzat Ayaz’ın eşi Sacide Ayaz tarafından yapılan ve “Tüm Kadın İhtiyaçları “slogan ile pazarlanan KADINCA FUARI Tuğsuz’un fizibilitesine bire bir uygun bir biçimde sonuçlandı, izdiham yüzünden ziyaretçiler toplu olarak sıra ile içeri alınmak zorunda kalındı. İlk defa fuar alanında ünlüler ile söyleşiler yapıldı, ünlü aşçılar yemek tarifleri sundu, ziyaretçilere standlardan yiyecek içecek ikramları yapıldı.

Bu fuar sırasında Gelişim Yayınları Reklam Müdürü olan ve sözleşme gereği ekibi ile birlikte stand satışına katkıda bulunan Ceyda Erdem daha sonra fuarcılık sektörüne geçiş yaptı, yıllarca Mecidiyeköy’de bir katlı otoparkta fuarcılık yaptıktan sonra Yeşilköy CNR Fuarcılık’ın sahibi oldu.

Nuri Tığlıoğlu, Ahmet San ve Olcayto Ahmet Tuğsuz bir proje üzerinde çalışırken.

Defilelerde Paris’ten gelen dünyanın en ünlü mankenler ile dünya çapında bir koreograf ve eğitmen olan Bilge Tuğsuz Kayakıran’ın eğittiği Türk mankenler bir araya getirildi.

Bir ilan verilerek bulunan bu mankenlerin seçiminde fizikleri yanında eğitimli, kültürlü olmalarına ve yabancı dil bilmelerine de özen gösterildi.

Olcayto Ahmet Tuğsuz’un Genel Müdürlüğü döneminde 1,2 ve 3. İstanbul Moda Haftaları yanında Moda Konseyi ile işbirliği içinde bir moda haftası daha yapıldı.

Güzellik Yarışmaları

Dünya ve Kainat Güzellik Yarışmaları’nın Türkiye temsilcisi olan Özcan Sandıkçıoğlu’nun şirketlerini ziyareti sonrasında UFAŞ Türkiye Güzellik Yarışmaları’nı organize etmeye başladı.

Organizasyonu yapılan ilk yarışma Hülya Avşar’ın önce 1. seçildiği daha sonra dul olduğunun ortaya çıkması sonucunda elendiği yarışma oldu. İlk olması nedeni ile bu yarışmaya müracaatın çok az olduğunu söyleyen Olcayto Ahmet Tuğsuz elemelerden geçenlerin Bilge Tuğsuz Kayakıran tarafından sıkı bir eğitimden geçirildiklerini, buna ragmen boyunun kısalığı, biraz kilolu olması ve bundan da önenmlisi Türkiye’yi böyle bir yarışmada temsil edecek kıstaslara da sahip olmaması nedeniyle kendi bakış açılarından Hülya Avşar’I favori görmediklerini söylüyor. Ancak yarışma başladıktan sonra Hülya Avşar’ın Ira Furstenberg, Franco Nero, Cem Hakko gibi ünlü isimleri dahi etkilediğini fark ettiğini bunun üzerine verilen bir arada jüride bulunan o zamanki eşi Bilge Tuğsuz’a bu konuyu jüri ile paylaşmasını söylediğini ancak jürinin buna rağmen cazibesine kapılarak Hülya Avşar’ı birinci olarak seçiyorlar.

Daha sonra yapılan yarışmalarda çıta önemli ölçüde yükseliyor ve Neşe Erberk, Nazlı Deniz Kuruoğlu, Gülçin Ülker gibi hem iyi bir fiziğe sahip olan hem de kültürlü, lisan bilgisi olan adaylar kazanıyor.

Boat Show

Deniz Kuvvetlendirme Güçlendirme Vakfı imzası altında ve İstanbul’da bıu büyüklükte bir fuar alanı olmaması nedeni ile İzmir Kültürpark’ta yapılan bu fuarlar için Olcayto Ahmet Tuğsuz 2 ay süre ile İzmir’de yaşadı. Türkiye’nin en önde gelen denizcilik kuruluşlarının nerede ise tümünün yer aldığı bu fuarda aynı zamanda defileler ve su oyunları da yer aldı.

Yoğun programı nedeni ile ilk Boat Show’un açılışına katılamayan dönemin başbakanı Turgut Özal ikincisinin açılışını bizzat yaptı.

Parfüm Tanıtımları

Trussardi, Armani ve Paco Rabanne parfümleri için Milano ve Paris’ten getirilen defile kolleksiyonları dünyaca ünlü mankenler tarafından sunuldu.

Balo Düzeninde İlk Altın Kelebek Organizasyonu

Yıldız Sarayı Silahhane’nin bir mekan olarak bu tür organizasyonlar için ilk kez kullanıldığı bu organizasyonda dönemin en ünlü şarkıcılarından Dalida da sahne aldı.

Büyük bir kar fırtınası olmasına ragmen tüm ünlü davetlilerin smokinleri ve tuvaletleri ile icabet ettiği bu gecede ilk kez tuvaletlere hanımlar ve erkekler için parfümler, hanımlar için ayrıca yedek naylon çoraplar, makyaj malzemeleri vb ürünler konuldu.

Davetliler ödül törenini 10 kişililk masalarda yemeklerini yedikten sonra içkilerini içerlerken izlediler ve gece Dalida konseri ile sona erdi.

Ankara Feribotu

İzmir’e gelindiğinde ise yine UFAŞ organizasyonu ile yolcular gündüz Efes Antik Tiyatro, Meryem Ana turlarına katılıyorlar. Akşam yemeklerini ise İzmir Kordon’da bir restoranda yiyorlar. Geminin yemek salonu ise o gün İzmir’lilere bir gazino programı sunuyor. Maksim Gazinosu gibi bir mekandan yoksun olan İzmir’liler bu gecelere büyük ilgi gösteriyorlar.

İzmir’li gençler de düşünülüyor ve geminin diskoteği de onlara açılıyor. Ama ilgi o kadar fazla ki diskotek kapılarını ikişer saatlik dilimlerde değişik gruplara açıyor. Yani üç seans yapılıyor
Bu organizasyonu Ahmet San’ın yönetiminde yapıyordu.

Ayrılma Kararı

Her şey yolunda gitmesine ragmen şirket içi bazı konulardan rahatsız olan Olcayto Ahmet Tuğsuz son gerçekleştirilen organizasyonların her açıdan çok başarılı geçmesinden ve finansal açıdan da iyi bir noktaya gelmesinden istifade ederek uzun zamandır aklında olan “ayrılma” fikrini uygulamaya koyma kararına vardı.

Ancak bundan önce yapması gereken son bir iş vardı. O da mal sahibi Kemal Dedeman’ın kontratta var olan bir boşluktan yararlanarak UFAŞ’I haksız bir biçimde tahliye etmek üzere harekete geçmiş olması hatta bu sonuçtan çok emin olması nedeniyle başka bir şirket ile kira kontratı imzalaması idi.

Öncelikle bir randevu alarak Kemal Dedeman ile bu davranışının haksızlık olduğu konusunda bir görüşme yapan Tuğsuz onun bu görüşmedeki kaba ve üstten bakan tavrı yüzünden bu konuyu çözmeden ayrılmama kararını aldı. Ve hem hukuken hem de kağıt üzerinde Dedeman grubunun çok daha güçlü olmasına ragmen ne yapıp edip bir “yürütmeyi durdurma” kararı aldırdı ve böylelikle Kemal Dedeman’ın diğer şirket ile yaptığı kontrat dolayısı ile düştüğü zor durumdan yararlanarak Dedeman Şirketler Grubu’nun UFAŞ’a mecuru tahliye etmesi için oldukça önemli bir meblağ ödemesini sağladı.

Artık ayrılma kararını uygulamaya koyabilirdi.